Başörtüsüne anayasal garanti getiren Anayasa değişikliği için muhalefetin “Bu kapanmış bir yaradır” telaffuzlarının bilakis birçok alanda ayrımcılık devam ediyor.
CHP ve YETERLİ Parti milletvekilleri, “Türkiye’de başörtüsü sorunu kalmadığını, yaranın kapandığını” öne sürdü.
VERİLER AKSİNİ SÖYLÜYOR
Ancak datalar yaranın kapanmadığını, ayrımcılığının hala devam ettiğini ortaya koydu. 2 Yıl içerisinde 40’a yakın bayan, inanç ve pahaları hasebiyle ayrımcılığa maruz kaldığı argümanıyla Türkiye İnsan Hakları ve Adalet Kurumu’na başvurdu. Bunlardan 8’i direkt başörtüsü konusu ile ilgili oldu. Ayrıyeten Kuruluş da, medyaya yansıyanlar üzerinden 3 olayda re’sen inceleme başlattı. nihayet devirde kurumun incelediği mevzulardan biri, Büyükşehir Belediyesi genel sekreter yardımcısının, kendi ünitesinde çalışan başörtülü bayanlara karşı ayrımcılığa yönelik kelamlar kullandığı tezi oldu. İnceleme sonucunda “İnanç temelinde taciz uygulayarak ayrımcılık yasağının ihlal edildiğine” yönelik karar verildi.
DİN ÖZGÜRLÜĞÜNE MÜDAHALE
Başvuruların bir Öteki ise peçeli bir genç bayandan geldi. Eşi ve çocuklarıyla Birlikte bir halk binasına girişinde peçesinin açılmak istendiğini belirten genç bayan, “Kadın bir memurun önünde, uygun bir alanda örtüsünü açabileceğini belirttiğini fakat kabul görmediğini” öne sürdü. İncelemede, din ve vicdan özgürlüğü ile Üzücü muamele yasağının ihlal edildiğine hükmedildi. Eleman.net isimli internet sitesine muhasebe finans çalışanı alımı için verilen Amel ilanında yer Meydan “Başörtülü bireylerin müracaatlarının alınmayacağına” dair sözler de başörtülü bir bayan tarafından kuruma şikayet edildi. Bir bayan da, oturduğu sitede yer Meydan havuza, tesettür mayo ile girilmesinin site idaresince “sağlık ve hijyen koşulları” yeterince yasaklanmasını şikayet konusu yaptı. Bunlar için de inceleme başlatıldı.
Eşitliği sağlamakla yükümlüyüz
Türkiye İnsan Hakları ve Adalet Şurası Üyesi Av. Zennure Ber, ayrımcılığın devam ettiğine dikkat çekerek şunları söyledi: “Biz bize verilen 3 temel temel itibariyle ayrımcılığa uğraş etmek, eşitliği sağlamakla yükümlüyüz. Cinsiyet, ırk, renk, lisan, din, mezhep, inanç, felsefi ve siyasi görüş, etnik köken üzere temeller ışığında kimseye ayrımcılık yapılamaz. Din ve inançlarının ihlal edilme gerekçesiyle yapılan müracaatlar kurumumuz tarafından incelenmiştir. Kurumumuzda ayrımcılıkla ilgili ihlal tezlerini müracaatlar üzerine incelediğimiz üzere re’sen inceleme de yapıyoruz.”
Rabia Şenol
Yorum Yok